Görme, koklama, duyma, tat alma ve dokunma duyularımızın ötesinde propriosepsiyon, intersepsiyon ve vestibüler ( denge) duyularımız da bedenimizde... Bu yazı intersepsiyonun ne olduğu ile alakalı; yani içsel olarak kendine; bir üşüdüm sanki,
acıktım, çok susadım, biraz bunalmış hissediyorum, içimde kelebekler uçuşuyor demek gibi düşünebiliriz.
Yani hem fizyolojik hem de duygu durumumuzun hissi..
Fizyolojik olarak; Beynimiz ile vücudumuz sinir sistemi ile bir iletişim kurar. Beyin, vücuttan iletilen sinyallere belirli alt bölgelere (beyın sapı talamus insula somatosensör ve anterior singulat korteks gibi) entegre etme sürecini başlatır ve vücudun homeostatik koşulları koruyarak bir tepki vermesini sağlar. Bu tepkilerin doğru şekilde ayarlanmaması, kas iskelet sistemindeki ağrılara, fibromiyaljiye, fasiyal gerginliklere ve diğer yansıyan ağrılara sebep olabilir.
İçsel, duygu durumlarının yanlış temsilleri ve vücudun sinyalleri, beynin bu sinyalleri yorumlaması ve öngörmesi arasındaki kopukluklar ise depresyon, anoreksiya, bulimia, travma sonrası stres bozukluğu, hiperaktivite gibi bazı psikolojik rahatsızlıkların oluşmasına sebep olabilir.
İnteroception hissi ile sık karıştırılan bir kavram ise bir visserosepsiyondur.
visserosepsiyon, özellikle kalp akciğer mesane gibi iç organlarımızdan kaynaklanan bedensel sinyallerin algılanması anlamına gelir.İntersepsiyon ise iç organların sinyalleşmesini kapsar. Ancak daha genel olarak vücudun mevcut durumu hakkında beynimize bütün fizyolojik dokularla ilgili bilgi verir.
Bilincimiz ve bedenimiz arasındaki bağı güçlendirmek, Interosepsisyon duyusunun geliştirilmesinden geçiyor. Tad alarak yemekten, düzenli egzersizlere, meditasyona,su tüketimine, dinlediğimiz şarkılara, sıktığımız parfüme kadar diğer bildiğimiz bütün duyular da interosepsiyonu geliştirmemize yardımcı olacak.
Bir sonraki paylaşımda nasıl geliştireceğimiz üzerinde daha ayrıntılı konuşacağız. İşte, o zamana kadar heyecanlandığınızda atan kalbinizi, acıktığınızda guruldayan midenizi, yorucu bir günün sonunda derin bir ‘’oh’’ ile genişleyen akciğerlerinizi dinlemeniz dileğiyle!
Comentários